Türkiye'nin konuştuğu olayda Sır perdesi aralanıyor

Üç senedir sır perdesi bir türlü aralanmayan Metin ve Necla Büyükşen cinayeti ile ilgili Müge Anlı canlı yayında son dakika gelişmeleri peş peşe yaşanıyor.



Türkiye’nin gündeminde yer alan korkunç olayda 54 yaşındaki Necla Büyükşen ve 55 yaşındaki Metin Büyükşen eve giren maskeli saldırgan tarafından pompalı tüfekle katledilmişti. Senelerdir süren soruşturmada tek şahit olan 21 yaşındaki Büşra Büyükşen’in ifadeleri büyük önem taşıyor. Peki, Metin ve Necla Büyükşen’in katili kim, katil stüdyoda mı? İşte 25 Haziran Müge Anlı canlı yayında Metin ve Necla Büyükşen cinayeti hakkında son dakika gelişmeleri…

BÜŞRA, KULLANDIĞI İLAÇLAR NEDENİYLE BİR ŞEY HATIRLAMADIĞINI İDDİA ETTİ

Konya’da işlenen cinayetin ardındaki sır perdesi kaldırılmaya çalışılırken Büşra Büyükşen’in gizledikleri merak konusu oldu. Müge Anlı canlı yayında Büşra ile ilgili televizyon ekranlarında açıklamayacağı iddialar olduğunu dile getirdi. Köyde konuşulanları ortaya dökmek istemediğini ifade eden başarılı sunucu, stüdyonun arkasında genç kızla kısa bir görüşme yaptı. Görüşmede, kullandığı ilaçlar nedeniyle olayla ilgili her şeyi karıştırdığını iddia eden Büşra, hiçbir şeyden emin olamadığını söyledi.

Adi Tıp Uzmanı Şevki Sözen, Büşra’nın kullandığı ilaçların unutkanlık gibi bir yan etkisi olmadığını açıkladı. Büşra’nın ağabeyi Osman Büyükşen’in de doktor olduğunu hatırlatan Sözen, “Büşra büyük bir baskı altında gibi görünüyor. İlaçlar nedeniyle bir şeyleri karıştırması mümkün değil” sözlerini kullandı.

Müge Anlı ile Tatlı Sert yayınına şüphelerin odağındaki bir diğer kardeş olan Uğur Büyükşen de katıldı. Cinayeti işlemediğini öne süren Uğur Büyükşen, swap izi konusunda da iddialarda bulundu. Cinayet işlendikten sonra eve girdiğini ifade eden şüphelerin odağındaki evlat, barut izlerinin o anda kendisine bulaştığını iddia etti.

KARAKOL KOMUTANINDAN UĞUR BÜYÜKŞEN’E YALANLAMA GELDİ

Dönemin İsmil Jandarma Karakol Komutanı Cemil Aksoy’dan, Uğur Büyükşen’in iddialarına yalanlama geldi. Aksoy, cinayet günü hiç kimsenin eve girmediğini söyledi. Cenazelerin alındıktan sonra evin kapatılmadığını söyleyen Aksoy, o andan sonra giriş çıkışların yapıldığını dile getirdi. Adli Tıp Uzmanı Şevki Sözen, cansız bedenlerin ceset torbasına konulmasıyla birlikte barut izi kalmasının imkansız olduğunu belirtti. Sözen, “Uğur Büyükşen’in elinde, yüzünde, kıyafetlerinde barut izi var. Eşi Betül Büyülşen’in elinde ve yüzünde barut izi olduğu raporda mevcut. Böyle bir izin cesetler taşındıktan sonra bulaşması mümkün görünmüyor” dedi.

Daha önce ortaya atılan yasak ilişki iddiasına bir yenisi eklendi. Betül Büyükşen ve kuzeni Mehmet Ali Dayanır’la ilgili bir iddia da o dönem jandarma karakolunda görev yapan ‘er’ rütbesindeki bir askerden geldi. İsmini açıklamak istemeyen kişi, Betül’ün telefonunda Mehmet Ali Dayanır’la yapılmış çok sayıda konuşma gördüğünü söyledi. Mesajların akrabalık ilişkisinde atılmadığını dile getiren dönemin karakol personeli, “O mesajlara bugün ulaşılabilse şu an farklı şeyler konuşuyor olabilirdik” ifadelerini kullandı.